Türk yemek kültürü hakkında teorik ve uygulamalı araştırmalar yapmış olan sosyolog Mehmet Eröz’ün çalışmaları birçok sosyolog için de kıymetli birer kaynak olmuştur. Onlardan biri, Prof. Dr. Mustafa Talas, İnönü Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü öğretim görevlisi dönemde yazdığı “Tarihi Süreçte Türk Beslenme Kültürü ve Mehmet Eröz’e Göre Türk Yemekleri”* adlı makalesinde Eröz’ün çalışmalarına atıf yaparak, önemli bilgiler paylaşmıştır.
Bu kıymetli makaleye denk gelip de okuyunca, bir bölümünü özetleyerek sizlerle paylaşmak istedik. Mehmet Eröz’ün araştırmalarından elde ettiği verilere göre, Türk töresinde yemeğin çok önemli bir yeri olduğunu hatırlatan Talas, sosyal hayatın hemen her aşamasında, sosyal ilişkilerin çoğunda yemeğin işin esası olduğunu söylüyor. Doğumlar, sünnet düğünleri, düğünler, bayramlar, yağmalı toylar, imece toplantıları ve cenaze gibi hadiselerin hep yemekle birlikte götürülmeye belirttiği makalesinde sosyolog Mehmet Eröz’ün eski Türk yemekleri içinden önemseyerek, öne çıkardığı yemekleri, yine onun kaleminden aktarıyor okuyucuya. Biz de sizlerle Mehmet Eröz’ün bu seçkisini paylaşmak istedik. İşte Eröz’e göre önemli eski Türk yemekleri ve açıklamaları:
Editörün notu: Aşağıdaki alıntının imlâsına dokunulmamıştır.
Akıtmaç: Yörük ve Türkmenlerin saç üzerinde yaptıkları hafif bir hamur yemeği. Deve veya
koyun sütünden yapılır. Deve doğurunca alınan ilk süt, “ağın, ağız”dan yapılır. Bu sütün unla karıştırılmasından saç üzerinde pişirilir.
Bulamaç: Un, yağ ve yoğurtla yapılır. Kaşgarlı Mahmud’unDivan’ında “bula” pişirmek anlamına geliyor.
Keşkek: En iyi buğdaydan ve etle pişirilerek yapılır, delikanlılar tarafından kepçelerle dövülür. Lastik gibi olunca, üzerine kırmızı biberle eritilmiş yağ dökülür. (Üzerinde gezdirilerek dökülür) Pek çok yerde buna herse de denilmektedir..
Höşmerim: Yörüklerin meşhur peynir tatlısıdır. Yağ ve şekerden de yapılır. Edremit ve Tekirdağ’da tatlıcılar tarafından yapılıp satılır. Rize taraflarında “Höşmerli” diye anılır.
Mantı: Çok eski bir Türk yemeği olan mantıya, Orta Asya’da “Metni” adı verilmektedir.
Kayseri taraflarında çok meşhur olan bu yemeğe Anadolu’nun bazı yerlerinde “Tatar
böreği” de denilmektedir. Mantı, hamur içine kıyma veya başka türlü iç malzemesi
konularak suda haşlanarak yoğurt içine konularak tüketimi yapılmaktadır.
Samsa: Uygur Türkleri, kuru bohça şeklindeki bir hamur yemeğine bu adı verirler. Eröz,
ninesinin bu yemeğe “yaylankı” adını verdiğini ifade eder. Ayrıca, Türkiye’de Samsa
tatlısının varolduğunu, Bulgaristan Türklerinin baklava dilimine “Samsa” adını verdiklerini belirtir.
Tutmaç: Kaşgarlı Mahmut tarafından Türklerin meşhur yemeği olarak belirlenmiştir. Yumurtalı hamurdan yapılmış yufka, et, tereyağı ile yapılan bir yemektir. Bulgar dağlarında yaylıyan bütün Yörükler ve Konya Ereğlisi’nde oturan Bekdikoymakları, halen bilmekte ve yapmaktadırlar.
Yufka: Yörüklerin, Türkmenlerin ekmeğidir. Saç üzerinde yapılan mayasız ekmektir. Eröz,
Göktürk Kitabelerinde yufkanın “yufka” diye geçtiğini ifade ediyor.
Yoğurt: Eski bir Türk yiyeceğidir. Her ne kadar Bulgarlar kendine mal etseler de, bu onlara
Slavlaşmış Bulgarlardan geçmiş olmalıdır. Kaşgarlı Mahmut aynı adla yoğurdu ifade
etmektedir.
Prof. Dr. Mustafa Talas, makalesinin ilgili bölümünü şu ifadelerle noktalamıştır:
“Netice olarak Eröz, kaybolan Türk geleneklerinin en seçkin olanlarından birisine
sahip olmak konusunda kolektif bilinç oluşturmanın gerekliliğini ifade etmek istemiştir.
Bu ve tüm kaybolan geleneklerimize sahip çıkmada sorumluluğun en başta Türk aydınına düştüğünü belirtmiştir.”
İşte böyle sevgili dostlar…
Mutfağımızın, yemek kültürümüzün bir tarihi var ve her daim feyz aldığımız bu tarih, lezzetleri kadar ilginç bilgileri de ihtiva ediyor.
Bir sonraki blog yazımızda buluşmak üzere, sıhhat ve afiyetle kalın
* Makale: Tarihi Süreçte Türk Beslenme Kültürü ve Mehmet Eröz’e Göre Türk Yemekleri / İnönü Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü öğretim görevlisi Dr. Mustafa Talas